KALPLER SEVGİSİNDE SAMİMİ Mİ?

Sevmek nasıl kendini gösterir? o   Sevgisi onun kalbine heyecan verir. Onun adını bile söylemek kalbini hoplatmaya yeter. o   Ona yakın olmak ister. o    Kalbi ve aklı ona odaklanır. o   Kalbi hep onunla meşgul olur. o   Ona sonuna kadar güvenir. o   Onun dediklerini yapmaktan mutlu olur. o   Nereye baksa, nerede olsa hep onunla kendini hisseder. o   Onun sevgisini başka sevgilere değiştirmez. o   Onu mutlu edecek davranışlarda bulunur. o   Onun için hediyeler düşünür. o   Onun için yapamayacağı bir şey yoktur. o   Yaşamanın sebebi olarak düşünür. o    Onsuz hayatını anlamsız bulur. o   Onun yolunda her türlü fedakârlığa hazırdır. o   Ona kimseyi ortak ve benzer düşünemez. o   Onu kırmak,Onu gücendirmek en kötü kâbusudur. Tüm bu sıralananlar da kendinizi düşününüz. Eğer tüm seçeneklerde kendinize olumlu cevap verebiliyorsanız demek ki siz gerçekten seviyorsunuz. Kimi? Elbette bu sorular Rabb’imiz içindi. Rabb’imiz bizden net, saf, temiz ve sadık bir sevgi istiyor. Kesinlikle içimizde güven olmalıdır. Yanında da itaat. Bir soru daha! Allah’ımıza yakın olma mücadelesi var mı içimizde. Bir soru daha! Allah’ımızın bize olan sevgi ve güvenini hak ediyor muyuz? Bir soru daha! Her halükarda O’na bağlı mıyız? Tüm bu sorular kendimizi tartmak için. Sevgi nankörlüğü ve ihaneti kaldırmaz. Bu yüzden kalbimizi ölçmek biçmek zorundayız.

Kalbimiz yalnızca O’na ait olmalı.

Rabbimize sunacağımız en güzel hediye paketi içi tertemiz duygularla dolu olan kalbimiz.  İçi saf aşk ile dolu, tüm kötü duygu ve düşüncelerden arınmış kalbimizi bizi çokça seven, bize değer veren, rahman olan Rabb’imize sunabilir miyiz?

Rabb’imizin en çok kabul göreceği, memnun olacağı hediye bu olacaktır. Bu özel sunumu yapalım inşallah. İşte ihlâs sûresi bunu anlatır. Dini yani yaşam tarzımızı yalnızca yüce Allah’ımıza halis kılmak. Yalnızca O’na mahsus görerek yaşamak. İnsanlar yeryüzü yaşamlarında değişik şartlarla imtihanlara girerler. Bu zor günlerde olabilir, rahat günlerde. Önemli olan her durumda imtihanda olduğunu bilmek. İşte her durumda Rabb’imize olan sevgi ve sadakatimizi koruyabiliyor muyuz? Aşk imtihanlara giriyor. Aşkın derecesi tespit edilmek, kendimize şahit gösterilmek için. İşte bizi düşündüren, “her kalbi sunum kabul olunacak mı?” olmalı. Bunun cevabı imtihanları geçebilmeye bağlı. Tüm şartlara rağmen sevgi ve sadakat devam ediyorsa, kalp Rabb’ine sadık ve bağlı demek. Vahyiler arasında bir misal veriliyor. Bazı insanları düşünün. Deniz ortasında bir gemideler. Denizde şiddetli bir kasırga başlıyor. İnsanlar ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Çaresizlik her yönlerini kuşatıyor.  Oturup, Allah’a büyük bir istekle yalvarıyorlar. Yalnızca Rabb’lerinin kendilerine yardım edebileceklerini anlıyorlar. Tüm kalp ve akıllarını Allah’a bağlıyorlar. Bir sûre sonra kasırga duruyor ve karaya çıkıyorlar. Sonra yine eski yanlış ve batıl hayatlarına geri dönüyorlar. Sanki yüce Allah’a yalvaran kendileri değilmiş gibi.

“ O, sizi karada ve denizde gezdirip dolaştırandır. Öyle ki gemilerle denize açıldığınız ve gemilerinizin içindekilerle birlikte uygun bir rüzgârla seyrettiği, yolcuların da bununla sevindikleri bir sırada ona şiddetli bir fırtına gelip çatar ve her taraftan dalgalar onlara hücum eder de çepeçevre kuşatıldıklarını (batıp boğulacaklarını) anlayınca dini Allah'a has kılarak "Andolsun, eğer bizi bundan kurtarırsan, mutlaka şükredenlerden olacağız" diye Allah'a yalvarırlar.  Fakat onları kurtarınca, bir de bakarsın ki yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapıyorlar. Ey İnsanlar! Sizin taşkınlığınız, sırf kendi aleyhinizedir. (Bununla) sadece dünya hayatının yararını elde edersiniz. Sonunda dönüşünüz bizedir. (Biz de) bütün yaptıklarınızı size haber vereceğiz.”       Yunus sûresi/ 22-23 Bakınız güven ve kulluk, kesintili ve tek boyutlu. Çıkara dayalı ve sevgisiz. Kime yalvardıklarını, nasıl bir kul olmaları gerektiğini bilmiyorlar. İşte ihlâs sûresinde dile getirilen bu. İhlâs demek samimi olmak demek. Sevgisinde ve sadakatinde ortak tutmamak. Saf ve net olmak. Pazarlıksız ve şart koymadan. Sadece sevmek ve güvenmek. Sevgi ve güvenine hiçbir şeyi karıştırmamak, sevgini bulandıracak tüm etken ve telkinlerden uzak olmak.  Ve bu sevgi ve güven kararlılığı sadece kendisine ait olmalıdır. Kendine özel olmalıdır. İşte bunun için Rabb’ini tanımalıdır. İşte bir soru daha geliyor. Rabb’inize olan sevginiz halis mi? Bunu başarabilmek ve sevginizi arındırabilmek için Rabb’inizi tanımanız gerekiyor.

Sizin Rabb’iniz kim, biliyor musunuz?