İMAM MUHAMMED BAKIR (AS)’DAN BİR İNCİ!
İMAM MUHAMMED BAKIR (AS)’DAN BİR AYET TEFSİR DİNLEYELİM Mİ! İmam Muhammed Bâkır (a.s), babasının (imam Zeynelabidin a.s): "O, yeri sizin için bir döşek yaptı." Bakara süresi/ 22. ayetini şöyle tefsir ettiğini rivayet etmiştir: “Yüce Allah, yeryüzünü sizin tabiatınızla uyumlu, bedenlerinizin özelliklerine uygun kılmıştır. Sizi yakacak kadar kızgın ve sıcak yapmadığı gibi, sizi donduracak kadar soğuk da yapmamıştır. Ne başınızı döndürecek kadar hoş kokuludur rüzgârı, ne de sizi öldürecek, helâk edecek kadar pis kokuludur. Ne su gibi sizi boğacak kadar yumuşak, ne de evlerinizi, binalarınızı yapmanızı ve ölülerinizin kabirlerini kazmanızı engelleyecek kadar sert yapmıştır. Aksine yüce Allah, yeryüzünü belli bir katılık ve sağlamlığa sahip kılmıştır ki, ondan yararlanabilesiniz, üzerinde dik ve dengede durabilesiniz, binalarınızı ayakta tutabilesiniz. Onda evlerinizi, kabirlerinizi yapabileceğiniz maddeler, daha birçok işinize yarayan şeyler var etmiştir. İşte bu yüzden yeryüzünü sizin için döşek yapmıştır. Ardından yüce Allah şöyle buyuruyor: "Göğü de bir tavan yaptı." Üstünüzde bir tavan gibi yarattı. Bu çökmeye karşı korunan bir tavandır ki, güneşi, ayı ve yıldızları sizin yararınıza olacak şekilde dönerler. Sonra şöyle buyurmuştur: "Gökten su indirmiştir." Yukarıdan yağmur yağdırmıştır ki, su, dağlarınızın ve tepelerinizin zirvelerine, kuytu yerlerinizin en diplerine ulaşsın. Bu yağmuru da, topraklarınız tarafından kolaylıkla emilsin diye çisenti, sağanak ve zayıf yağış gibi kısımlara ayırmıştır. Topraklarınız, ağaçlarınız, tarlalarınız ve ürünleriniz mahvolmasın diye bu yağmuru bir kerede indirmemektedir. Ardından şöyle buyurmuştur: "Onunla, size besin olsun diye çeşitli ürünler çıkardı." Yağdırdığı yağmur aracılığıyla yerden çıkardığı ürünlerde sizin için rızk olan şeyler vardır. "Allah'a şirk koşmayın…" Allah'a benzerler, misiller yakıştırmayın; düşünemeyen, işitemeyen, göremeyen ve hiçbir şeye güçleri yetmeyen putları O'na eş koşmayın. "Bunu bildiğiniz hâlde…" Siz onların, yüce Rabbinizin size bahşettiği bunca değerli, yüce nimeti vermeye güç yetiremeyeceklerini biliyorsunuz.”
UYUN-U AHBARİ'R-RIZA, 2/125