top of page

BABALAR...

( LOKMAN SÜRESİ/ 13,16 -19 ) Tarih sayfalarına baktığımızda Hz. İbrahim (as) ile Hz. İsmail (as) arasında yaşanan ilişki de dikkatimizi çekmektedir. Kurban meselesini hatırlayın.

“Babasıyla beraber yürüyüp gezecek çağa erişince: Yavrucuğum! Rüyada seni boğazladığımı görüyorum; bir düşün, ne dersin? dedi. O da cevaben: Babacığım! Emr olunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulursun, dedi.”

(SAFFAT SÜRESİ/102) Hz. İbrahim(as) hem kul olarak misyonunun farkında, hem de bir peygamber olarak ne yapması gerektiğinin farkındadır. Ama bu rollerinin arasında imtihana giriyor. Ve çocuğunu kurban edilmesi Rabb’i tarafından istenmektedir. Ve her ikisi kimliklerinin farkında olduklarından hem baba hem de oğul imtihanlarına hazırdırlar. Ve bu imtihanı başarıyla geçiyorlar. Rablerinden tam puan alıyorlar. Rabbanî terbiye almış olan bu baba ve oğul ikilisi Kâ’be’nin inşasında da güzel bir örneklik sergilemektedirler. Hz. Muhammed (s.a.a) te Hz. Fatıma (as)’yı aynı kaygılarla yetiştirmektedir. Baba ve Zehra’sı, insanları en üst rolün kulluk olduğuna çağırıyorlar. Kulluk ta beraberdirler. Mücadele de beraberdirler. İlimde beraberdirler. Sofrada beraberdirler. Sevgi de beraberdirler. Bir ailede her birey önemlidir. Baba da, anne de, çocuklar da. Bu yüzden ailenin kalitesi bireylerden geçtiği için hiçbir birey atlanılamaz.   Bu yazımızda baba açısından baktığımız için babalar üzerinde odaklanmaktayız.  Bir babanın çocuğuna yapacağı en büyük iyilik annelerini hayırlı hanımlardan seçmek ve sevmektir. Kuran da seçilen aile modellerine baktığımızda baba rolünün ne kadar önemli olduğunu görmekteyiz. Elbette ki içinde bulunulan toplum yapısı, eğitim, mesleği, yetişme tarzı gibi etkenler babalık rolünü etkilemektedir. Ama ilahi terbiye ve modellerin hayatları babalara yolun sınırlarını çizmektedir. Bu sınırlara dikkat etmek gerekir. Başkalarının babalara yakıştırdığı roller değil, Rabb’inin yakıştırdığı rol öne çıkmalıdır. Bir baba ve nesillerin atası olarak Hz. İbrahim (as)’in kaygısına bakın.  “Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle; ey Rabbimiz! Duamı kabul et!”  “Ey Rabbimiz! (Amellerin) hesap olunacağı gün beni, ana-babamı ve müminleri bağışla!” .”

 ( İBRAHİM SÜRESİ/ 40-41) Peygamberler her yönden insanlığa model olduğu gibi bir baba olarak ta takip edilmelidir.  Onların baba olarak duruşlarından metotlar alınmalıdır.  Babalar, çocuklar için ön tekerlek gibidirler. Ön tekerlekler nereye yönelse, çocuklar da oraya yönelecektir. Bu yüzden önce babalar rolünün farkında olmalıdırlar. Sonra gelecek nesiller…

0 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Bismillahirrahmanirrahim Hz. Fatime-i Zehra'nın (s.a) şahadet haberi Hz. İmam Ali'ye (a) verildiğinde, Müminlerin Emiri bayıldı. Kendine geldiğinde ise şöyle buyurdu: "Ey Muhammed'in (s.a.a) kızı! Sen

BEYAZ GÜVERCİNİM Ellerimin arasından beyaz güvercinim Altın kafesini bırakıp, gitmek ister Bilirim, özgür olmak senin de hakkın Kalbimin inlemesi gözlerimde saklı. Git güvercinim, git istiyorsan Ben

EMEVİ İSLAM ANLAYIŞININ AİLE’YE YANSIMALARI Peygamber(s.a.a) ‘in vefatı ile başlayan süreçte, imamet ve hilafet birbirinden ayrılınca İslam’ın hayat felsefesi bin dereceden bir değişim geçirdi. Dünya

bottom of page